Kayseri
İç Anadolu'nun Orta Kızılırmak bölümünde yer alan Kayseri, doğusunda Malatya, kuzeyinde Yozgat ve Sivas, batısında Niğde ve Nevşehir, güneyinde Adana ve Kahramanmaraş kentleri ile çevrilidir.
Kayseri, gelin alınacak kızlar için bir baraj olan Kayseri Mantısı ve tarihsel yolculuk boyunca Oğuzlar’la birlikte göç eden Kayseri Pastırması ile dünyaca meşhurdur.
Söylentilere göre, Kayseri’de gelin alınacak kızlar arasında, tahta bir kaşığa 40 adet mantı tanesi sığdırmak tercih sebebidir.
Eski çağlarda uzun seyahatlere çıkan Türk atlıları eyer ceplerine koydukları etleri baldırlarıyla sıkıştırarak pastırmaya benzer bir yiyecek elde ederlermiş. Bu yolculuklardan sonra pastırma Kayseri kentini kendine yurt edinmiştir. Lezzetinden dolayı da ünü dört bir yana yayılmıştır.
Kaniş Höyüğü olarak bilinen ve Kayseri çevresindeki en eski yerleşim yeri olan merkezde, eski Tunç Devri, Asur Ticaret Kolonileri ve Hitit Çağları’na ait bir çok belge bulunmuştur. Kentin 20 km kuzey doğusunda bulunmaktadır.
Tarihinde, Mazaka ve Kaisareia (Ceasarea)olarak adı geçen Kayseri, dünyanın en eski şehirlerinden biridir ve klasik çağlarda Kapadokya adı verilen bölgededir. Kızılırmak’ın güneyinde bulunan bu Kapadokya bölgesi, Tuz Gölü’nden başlayarak Fırat Nehri’ne kadar uzanır ve İpek Yolu’nun geçiş noktasıdır. Bu önemli konumu nedeni ile, her çağda uğruna bir hayli mücadeleler verilmiş ve pek çok uygarlığın beşiği olmuştur.
Mazaka, MÖ 332 - M.S 17 tarihleri arasında tam 349 sene hüküm süren Kappadokia Krallığı’nın başkenti idi.
Büyük Selçuklu Sultanı Alparslan’ın, Malazgirt Zaferi(1071) ile Anadolu kapılarının Türkler’e açılmasından yaklaşık 15 sene sonra, Kayseri artık bir Türk kenti olmuştur.