Kumkuatlar, 2.5 ila 4.5 metre (8 ila 15 fit) arasında değişen, yavaş büyüyen, yaprak dökmeyen çalılar veya kısa ağaçlar olup, seyrek dalları, bazen küçük dikenlerle birlikte bulunurlar.

Yaprakları koyu parlak yeşil ve çiçekleri saf sarıdır, diğer turunçgil çiçeklerine benzer şekilde, yaprakları aksiller halinde tek tek veya yığılıdır. Kumkuat ağacı her yıl 30 ila 50 meyve verir. Ağacınız hidrofilik olabilir ve Kumkuat mevsimi boyunca derelerde veya kıyılarında yüzen meyveleri sıklıkla görebilirsiniz.

Kumkuatlar Çin'den geliyor ve 12. yüzyılın edebiyatında ilk defa ortaya çıkıyor. Japonya'da uzun süre yetiştirildiler ve 1846'da Londra Bahçıvanlık Derneği'nin koleksiyoncusu Robert Fortune tarafından kısa süre sonra Kuzey Amerika ve Avrupa'ya getirildiler. Başlangıçta Turunçgil cinsine yerleştirildikleri zaman, 1915'te Fortunella cinsine geçtiler, ancak daha sonraki çalışmalarla Turunçgil cinsine geri döndüler (Burkill 1931, Mabberley 1998). Bağlılıkları Narenciye cinsine daha yakın bir şekilde karşılık geldi. Günümüzde kumkuat, Afrika, Amerika ve Güney Avrupa'da da yetiştirilmektedir.

Kumkuat faydaları ve içeriği:

Kumkuat, C vitamini açısından zengin olup, kabuğu ile tüketildiğinde enfeksiyonları önlenmede önemli bir rol oynamaktadır. Aynı zamanda A, B1, B2, B3 ve kalsiyum ve bakır içeren Kumkuat, sinir sisteminin daha sağlıklı çalışmasını sağlar. Kumkuatın derisi tatlı bir tat alır. Meyvesi, diğer yandan, buruk ve ekşidir. Kumkuat rengi koyu turuncu ile altın sarısıdır. Bu meyvenin yenilebilir tohumları, meyvenin altı parçadan oluşan bölümlerine dağılmış olarak bulunur.

Kumkuatlar

Kumkuat taze meyve gibi çiğ olarak tüketilir. Kabuk ve tohumlarla tamamen yenilir. Kumkuat meyvesini elinizde alıp içeri ileri geri yuvarlarsanız, kabuk kendine has kokusunu açığa çıkarır, daha tatlı ve daha az acı haline gelir. Elde yuvarlanma aromatik yağların kabuğun dışına dağılmasına ve meyvenin yumuşamasına neden olur.

Kumkuat uygulama alanları:

Kumku genellikle kabuğu ve diğer taze meyveleri ile yenir.

Çoğu zaman kumkuat reçel, komposto, reçel veya jöle olarak hazırlanır.

Kumkuat'ın tadı tamamen farklıdır.

Kumkuat ayrıca bir meyve suyu ve sos olarak da kullanılır.

Popüler bir tatlı ve seçkin lokantalarda salataya ek olarak verilir.

Kumkuat da kuru olarak yenilir.

Romla bile, armut, ananas, mango, lychee veya dikenli armut ile roma konulduğunda, kumkuat lezizdir.

Lezzeti de kokteyl hazırlamak için çok uygundur. Meyve salataları ve tatlıları zenginleştirmenin mükemmel bir yoludur. Kumkuatlar genellikle portakal kullanacağınız tüm yemekler için uygundur. Çikolataya sarılmış olan kumkuat ayrıcalıklı bir ziyafettir. Ayrıca şeker şurubu içine koyabilirsiniz. Pişerken, kumkuat portakal şurubu yerine kullanılabilir, dövülmüş olarak. Bu egzotik meyve için birçok tarif var.

İkiye bölünmüş kumkuatlar, krema veya badem ezmesi ile doldurulabilir. Alkollü içecekleri sevenler için, kumkuatı tarçın çubukla birlikte viski içine koymanız önerilir. Bu viski dört hafta boyunca bekletilir. Bu ülkede, tadı nedeniyle daha az değerlidir, ancak dış görünüşü nedeniyle daha fazla değerlidir. Kumkuat süsleme için idealdir.

Her soğuk büfede, soğuk tabaklarda, et ve balık yemeklerinde ve tabağın üzerinde kumkuat her zaman göze çarpar, hem bütün bir meyve olarak, hem de kesilmiş olarak.

Halen, nadir de olsa avrupada haftalık pazarlarda veya süpermarketlerde bulunabilen kumkuatlar elbette mevsime göre Türkiye'de sokak pazarlarında ve marketlerde bulunabilir: Antalya semt pazalari

Bu makalelere de göz atin lütfen:

Meyve miras cal sma grubu
Ayi sarimsagi ve yabani sarimsak corbasi